Haber: OKTAY YILDIRIM Kamera: ADEM KARABAYIR
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, belediyenin öz kaynaklarıyla satın aldığı 92 yeni metrobüsün 25’ini uğurladı. İETT filosunun engellemelere rağmen gençleştiğine işaret eden İmamoğlu, dün İSKİ’nin iletim hattında hasara yol açan TEİAŞ kazasıyla ilgili AKP’li Tevfik Göksu’nun paylaşımına tepki gösterdi. İmamoğlu, “Ben burada o partinin genel başkan yardımcısının açıklamalarını burada gülümseyerek takip ediyorum. Yani orada böyle bir kaza olursa hemen ‘Bunu nasıl paylaşayım’ diye çocuk aklı diyeceğim ama yapmıyorum” dedi. “Artık İstanbul’da halka zarar verecek yatırımların devri kapandı. Yakında tüm Türkiye’de de sona erecek. Bu konuda kimsenin şüphesi olmasın” dedi.
İBB öz kaynaklarıyla metrobüs araç filosunu gençleştirmeye devam ediyor. Bugün 25’i hizmete giren yolcu kapasitesi yüksek 92 aracın eklenmesiyle son 2 yılda 252 yeni araç metrobüs hattına dahil edilecek. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, ‘300 Günde 300 Proje’ kapsamında hizmete giren 25 metrobüs aracının törenine katıldı. Edirnekapı Metrobüs Garajında gerçekleştirilen programda İmamoğlu, kısaca şunları söyledi:
“METROBÜS FİLOMUZUN YAŞI 2023’TE 8’E DÜŞECEK: Toplam ulaşım ağımızda en büyük payın İETT’ye ait olduğunu söyleyebiliriz. İstanbul’da günde 55 bin farklı otobüs seferi yapılıyor, yılda 1 milyar 250 milyon sefer yapılıyor. Metrobüs hattımız bunun dinamosu diyebiliriz. 684 metrobüs aracımız hizmet vermektedir. 2023 yılında İstanbul’a 92 kişilik yüksek yolcu kapasiteli yeni, yerli ve güçlü bir metrobüs kazandıracağız. Bu bahiste arkadaşlarım aktif bir çalışma içerisindeler. Böylece son 2 yılda filoya katılan yeni metrobüs sayısı 252 olacak. Bu dönemimizde Metrobüs filomuzun yüzde 40’ını yenilemiş olacağız. 2022 yılı başında Metrobüs filosunun yaşı 11 iken 2023 yılında 8 yaşına girecek. Yeni gelecek araçlar ile metrobüs sınırından dış hatlara kaydıracağımız araçlar sayesinde, ihtiyaç duyulan hatlarda daha fazla otobüs ile daha fazla sefer yapma şansı. Bu yıl filomuza katılan 92 araçtan 25 metre uzunluğunda ve 280 yolcu kapasitelidir. Bu da alışılagelmiş bire bir saatte durakta yığılmaları önleyen değerli bir avantaj sağlıyor. Akia marka yerli üretim araçlar. 20 tanesi 21 metre uzunluğunda ve 200 yolcu kapasiteli. Aynı zamanda yerli bir markadır, Otokar markasıdır. Bundan dolayı hem İstanbul’a çok daha kaliteli ve kaliteli hizmet verecek hem de İstanbulluların toplu ulaşımdaki konforunu artıracak özelliklere sahip gelişmiş araçlar olduğunu halkımıza duyurmak isterim.
CUMHURBAŞKANI: Bu araçların tamamını kendi öz kaynaklarımızı kullanarak İstanbul’a getiriyoruz. Biliyorsunuz göreve gelir gelmez buradaki acil ihtiyacı ve yaşlanmayı hızlıca tespit ederek, Kasım 2020’de dış borçlanma ile 300 Metrobüs alımı için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden oybirliğiyle onay aldı. bu mecliste karar oy birliği ile alındı. Yani buradaki amacımız metrobüs ihtiyacını bir kerede tamamen karşılamak, İstanbul’u tek kalemde rahatlatmak, diğer eksiklikleri de iç kaynaklarımızdan ve öz kaynaklarımızdan yaptığımız yatırımlarla gidermekti. Maalesef bu yatırımın dış borçlanma onayı Cumhurbaşkanlığı tarafından ertelendi. O zamandan beri hiçbir yatırım programı alınmadı. Yani Cumhurbaşkanlığı, İstanbul’un bu acil ihtiyacını gidermemizi ve İstanbulluların sorununu çözmemizi uygun bulmadı. İBB Meclisi’nin oybirliğiyle karar verdiği bir ortamda bakın Cumhurbaşkanı o meclisin üyesi ve her projeyi parti projesi olarak nitelendiriyor, meclisin onayladığı bir süreci de onaylamıyor, maalesef karar da vermiş değil. 2021’in başından itibaren yatırım planına dahil etti. onaylamadı. Yani yine Sayın Cumhurbaşkanı İstanbulluların bu acil meselesini çözmemizi uygun bulmadı.
DÖNEMİNDE 63 MİLYON EURO’YA ALINAN OTOBÜSLER İSTANBUL YOL ŞARTLARINA UYGUN DEĞİLDİR: Peki onunla ne yapacağız? Tabii ki acil bir ihtiyaç var, her yerde elimizi kolumuzu bağlama girişimlerini ortadan kaldırdığımız gibi burada da ‘öz kaynaklarımızla çözeriz’ dedik ve yeni metrobüsleri filomuza kattık. Engelleme çabalarına rağmen İstanbul için üretmeye devam ettik ve ediyoruz. Engellere asla takılmayız. Çok yakında siz de bu engeller kalktığında güzel İstanbul için hangi işleri, hangi hızla yapacağımızı, İstanbul’da yaptıklarımızdan çok daha iyisini Türkiye için yapacağımızı da hesap edeceksiniz. Bakın geçtiğimiz günlerde sosyal medya fragmanları üzerinden, bir siyasi partiye doğrudan bağlı basın aracılığıyla yine bir sahne gündeme geldi. Nedir? İBB metrobüsleri parçalıyor. Ancak o görüntülerdeki aracın milletimizin hafızasından hiç çıkmaması gerektiğini ve bu işin sorumlularından o dönemde mutlaka hesap sorulması gerektiğini tekrar hatırlatalım. Onların döneminde 63 milyon euroya alınan otobüsler ne yazık ki İstanbul’un yol kurallarına uymayan otobüsler. ve ne yazık ki önümüzde çürümeye terk edilmiş otobüsler var. Ne yazık ki bazı kesimlerin ihtiyaçlarını, bir kısmı da o şirketin kapanmasından ve artık o otobüsleri üretmemesinden kaynaklanan ihtiyaçlarını, otobüsleri parçalayarak çözüyoruz. Normalde ekonomik ömrünü tamamlamış araçların kanunen zorunlu kıldığı ekspertiz işlemleri için ilgili kurumlarla irtibata geçerek üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirdik.
ALGISININ TAKİP ETTİĞİ KİŞİLERDE YİNE DUVAR VAR: Buradan bile ‘Ben nasıl partizan olayım, İBB’nin her konuda hesabını vermeye hazır olduğu 4 yıllık hizmetlere ve ortama nasıl iftira atarım’ gibi algıların peşine düşenler yeniden duvara tosladı. Bu tür girişimlerde bulunan AK Parti siyasi ekiplerini hemşerilerimin, hemşerilerimin vicdanına havale ediyorum. Uzmanlar, konuştukları geçtiğimiz dönemde İstanbul yol kurallarına uygun olmadıklarını belirtseler de bu araçlar büyük bir kamu kaybına neden oldu. Yine o araçlardan 30 tanesini kendi dönemimizde kullanmaya çalıştık. Üretici firma iflas ettiği için az önce söylediğim gibi 19 aracı yedek modül kullanmak amacıyla kullanıyoruz. Sıklıkla arızalanan bu araçların bakım ve onarımları maharetli, kadim kurumumuz olan İETT çalışanları tarafından yapılmakta olup, emeklerinin sağlıklı olduğunu söyleyebilirim. Yani iş üreten, iş yapan, insanının hizmetine koşan, konuşulan bir dönem istiyoruz. Yapılan işe iftira atıp da seçilip atananların, boş konuşmayı, iftira atmayı alışkanlık haline getirenlerin gerçekten bu millete hiçbir faydası yok. Bu tür müesseseleri kendi malları gibi gören ve kendileri için her şeyi yapabilecek karakterde olan bu insanların tek menfaati vardır, bunların millete bir faydası olmaz.
O PARTİN BAŞ BAŞKANININ AÇIKLAMALARINI BURAYA GÜLERCE TAKİP EDİYORUM: Yine dün İSKİ Genel Müdürümü görünce aklıma geldi. İBB Meclisi’ndeki o partinin genel başkan yardımcısı, bir ilçe belediye başkanının TEİAŞ’ın iş kazasında patlattığı İSKİ borusu üzerinden propaganda yaparak “İstanbul’u su alıyor” diyen açıklamalarını gülerek takip ediyorum. Yani ben böyle bir kazaya çocuğun aklına ‘Bunu nasıl paylaşayım’ diyerek diyorum, başka bir şey demiyorum. Vazgeçtim çünkü çocukların zihinleri yetişkinlerden çok daha yüksek. Çocuklardan özür dilerim, bu gitti. Çocukların zihinleri çok daha yüksektir. Çocuklardan çok şey öğreniyoruz. Bazı uygulamaları dönem dönem çocuklara bırakırsak muhtemelen yetişkinlerden daha doğru yöneteceklerini söyleyebilirim. Bu itibarla bu tür açıklamalar yapan ve modası geçmiş siyasetçileri gülmeye ve takip etmeye devam edeceğim.
ONLARA OY VERENLERİ BİLE KURTARMAK ZORUNDAYIZ: Bundan sonra İstanbul’da halka zarar verecek yatırımların devri kapandı. Türkiye’de çok yakında bitecek. Bu konuda hiç kimsenin şüphesi olmasın ve bu söylediklerimin altında hiçbir zaman partili olma, partili olma duygusu, partiden siyasi bir görev alma gibi bir koşul yoktur. İnanın bütün bunları bir vatandaş Ekrem İmamoğlu olarak samimiyetle söylüyorum. Üç çocuk babası olarak, eş olarak, evlat olarak. Bunu milletimin bir mensubu olarak söylüyorum. Milletin bu bakış açısıyla, bu anlayışla, kavgayla, sövgüyle geçen dönemden bir an önce kurtulması gerektiğini düşünüyorum. Seçildiği ve hizmet ettiği kurumları kendi malı gibi gören bu zihniyetten ve bireylerden kurtulmamız gerekiyor. Onlara oy verenleri bile kurtarmamız gerekiyor. Engellemeye çalışsalar da yolumuza çok güçlü bir şekilde devam ediyoruz.”
